Karabüklü Şair, Yazar, Ses ve Söz Sanatçıları Anıldı.
04.11.2023
“Cumhuriyetimizin 100.Yılında 100 Etkinlikle Buluşuyoruz” kapsamında, İlimizin yetiştirdiği ebediyete irtihal eden şair, yazar, gazeteci, bestekar, ses ve söz sanatçıları anıldı.
Zübeyde Hanım Halk Kütüphanesi Konferans Salonun’da Şair Yazar Döndü Açıkgöz ve Bizim Radyo Televizyon (BRTV) tarafından düzenlenen etkinliğe, Valimiz Mustafa Yavuz, Safranbolu Güzel Sanat Fakültesi Dekanı Anıl Ertok, Karabük Üniversitesi İşletme Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü Öğretim Üyesi Doç.Dr.Sırma Oya Tekvar, İl Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Şahin, İl Basın Müdürü Bilal Yatmaz, BRTV Sahipleri Mehmet ve Osman Çetinkaya, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı İsmail Özden, Şair, Yazar, Ses ve Söz Sanatçılarımızın Aileleri, Gazeteciler, Sivil Toplum ve Siyasi Parti Temsilcileri, çevre illerimizden şair ve yazarlar, şair ve yazarlarımızın aileleri, öğrenciler ve sanat sever vatandaşlarımız katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunması ile başlayan etkinlikte bir konuşma yapan Valimiz Mustafa Yavuz, Karabüklü şair ve yazarların dizeleri ile konuşmasına başlamak istediğini ifade ederek;
“Şairim, inci dizerim, kimseler görmez
Yaslılar baston, çocuklara balon götürürüm.
Kapalı kapılar tutamaz beni
Ne taşkınlar önler gidişimi,
Ne de kasırgalar, tayfunlar
Çünkü sairim
Acı çeken insanlara
Gülücük taşırım.
Yaslılar baston, çocuklara balon götürürüm.
Kapalı kapılar tutamaz beni
Ne taşkınlar önler gidişimi,
Ne de kasırgalar, tayfunlar
Çünkü sairim
Acı çeken insanlara
Gülücük taşırım.
Merhum Remzi Tüfekçi'nin bu satırlarına rastladığım anda; bugünkü konuşmama bu dizelerle başlamam gerektiğini hissettim.
Zira, bir şairi, bir yazarı kendinden daha iyi anlatma gibi bir yanlış içinde olmak istemedim.
Evet; şairler ve yazarlar kelimeleriyle inci dizerler. Yaşlısından gencine, sevdalısından yalnızına, hüzünlüsünden mutlusuna herkese söyleyecek sözleri anlatacak hikâyeleri vardır.
Karabüklü bir diğer değerimiz İbrahim Yıldız ise; bir şiirinde;
"İnsan insana akmadıkça büyür mü sevgi ağacı?" der. Hepimiz biliriz ki insan insana sözle, şarkıyla, türküyle, romanla akar. Sanat da bu değil midir?
Hiç tanımadığımız birinin dizelerinde, satırlarında acılarımıza ilaç, sevincimize ortak bulmadık mi? Şairlerimiz yazarlarımız sayesinde hiç görmediğimiz yerleri gördük; hatta hep baktığımız ama görmediğimiz yerleri fark ettik.
Hüseyin Avni Cinazoğlu’nun Safranbolu’da "Eski Bir Güneş Saati" isimli şiirinde;
"Mermere, tunca, söze, zamana
Nakış adın.
Usta bir hattat gibi adın.
Bir teşbihçi bir sedefkar gibi,
Hicazkâr şarkıdır yadigârım." diyerek anlattığı Safranbolu'ya, bu mısralar sayesinde bambaşka bir gözle baktık. Bugün, ilimizde yetişen değerli şair, yazar, ses ve söz sanatçıları, bestekar, gazeteci ve belgesel, film yönetmenlerimizi anmak için bir araya geldik.
Dizeleri, satırları, besteleri, haberleri, araştırmalarıyla ilimizin kültür ve sanat hayatında büyük izler bırakan, ilimizin tanıtımında etkin rol oynayan, gelecek nesillere birçok yazılı ve görsel doküman bırakmış bu değerlerimizi saygıyla anarken; eserlerini gelecek nesillere aktarmanın heyecanını da yaşıyoruz. Biliyoruz ki sanatçılar ancak eserleri unutulduğunda ölürler. Biz ilimizin yetiştirdiği bu değerlerin hiç unutulmaması için elimizden gelen her şeyi yaparak minnet borcumuzu bir nebze de olsa ödemek istiyoruz.” şeklinde konuştu.
Programın devamında Müzisyen Hasan Alp, saz sanatçıları Hikmet Biçer, Sude Pekgöz ve Tayyar Gümüş tarafından müzik ve şiir dinletisi gerçekleştirildi.
